13 Ağustos 2017 Pazar

KARARSIZLIK

Profesör elinde bir Fare ve kutu ile salona girdi. Öğrencilerin şaşkın bakışları arasında fareyi kutunun içine koydu ve kutuyu kapattı. Salona dönerek: “Bu kutuya iki gün kimse dokunmasın!” dedi ve salondan çıkıp gitti.
Salondaki öğrenciler olaya bir anlam verememişlerdi. Ne olacağını merak ederek iki gün beklediler.
İki gün sonunda profesör salona girdi ve kutuya yaklaşarak açtı. Kutunun içindeki fare ölmüştü. Sınıfa dönerek farenin neden ölmüş olabileceğini sordu.
– Havasızlıktan…
– Açlıktan…
– Susuzluktan…
Her öğrenci olabilecek ihtimalleri saymıştı. Profesör kutuyu havaya kaldırıp içini öğrencilere gösterdi. Kutunun her tarafı kemirilmiş vaziyette idi.
– Görüyorsunuz değil mi? Fare anlaşılan çıkmak için çok mücadele etmiş. Bunu kutunun içindeki vaziyetten anlıyoruz.
Şu var ki fareyi sizin dediğiniz gibi ne havasızlık nede açlık öldürdü.
Fareyi asıl kararsızlık öldürdü!
Fare kutunun her yerini parçalayıp çıkacağına sadece bir köşesini parçalasaydı ve bunda da kararlı olsaydı çıkıp kurtulacaktı.
Hayatta zaman zaman kararsızlığa düşeriz. “O mu, bu mu?” derken bizim için en kıymetli varlık olan zamanı tüketmiş buluruz kendimizi. Hedeflerimizi çok iyi belirlemeliyiz.
Hayat kararsızlık içerisinde yüzecek kadar uzun değil.
“Çaresiz kaldığım zamanlarda gider, bir taş ustası bulur, onu seyrederim. Adam belki yüz kez vurur taşa. Ama değil kırmak, küçücük bir çatlak bile oluşturmaz. Sonra birden, sözgelimi yüzbirincide taş ikiye ayrılıverir. İste o zaman anlarım ki; taşı ikiye bölen o son vuruş değil, ondan öncekilerdir."
Başarı, almış olduğumuz kararların gerçekleşmesi uğruna verdiğimiz ısrarlı mücadeleden sonra gelir.
Kamil AKDOĞAN

8 Ağustos 2017 Salı

Deniz Olmak İstiyorsan!

Bir çocuğun ayakkabısı denize düşer ve kaybolur... Sahilde kumların üzerine şöyle yazar... 
BU DENİZ HIRSIZDIR...
Biraz ötede bir balıkçı, ağına yakalanmış çok miktarda balığı kıyıya çeker ve kumlara şöyle yazar;
BU DENİZ CÖMERTTİR...
Bir genç denizde boğulur...
Acılı, ağıt yakan annesi kumlara şöyle yazar;
BU DENİZ KATİLDİR...
İhtiyar bir balıkçı koca bir inci barındıran istiridye çıkarır denizden ve kumlara şöyle yazar;
BU DENİZİN GÖNLÜ ÇOK ZENGİNDİR...
Bir dalga gelir ,
Sahilde yazılı tüm yazıları siler...
Deniz sükûnet ve huşu içinde seslenir;
“Eğer deniz olmak istiyorsan, Başkalarının söylediklerine, Çok da önem vermeyeceksin.”